Basic HTML Version
Özel Röportaj-Koji Sekimizu
38
June 2013
haritanın 1513’lerde hazırlandığını da dik-
kate alırsanız öyle başarılı ki, Türkiye’nin
haritacılık, seyir ve denizcilik alanında hep-
imizin davranışlarına biçim veren emniyet
düşüncesine yaptığı katkı hakkında çok şey
anlatıyor. Yine bu konuyla ilgili şunu söy-
lemek isterim: geçtiğimiz yıl, Türkiye’yi
ziyaret ettiğimde bana İstanbul’daki VTS
Merkezini gezdirdiler. Burada 2003 yılından
beri hizmette olan iyi organize edilmiş gemi
trafik bilgi ve yönetim sistemini gördüm.
Bu modern sistem beni çok etkiledi, ve bana
dünya çapında bir ‘Sıfır Kaza’ kampanyası
başlatmak için İstanbul’un ideal bir yer
olduğunu düşündürttü. Şimdi IALA bu
kampanyayı daha ilerilere taşıyor. Yani,
denizlerde can ve seyir emniyeti IMO için
en önemli faktördür ve düşünceme göre
bugün, Türk gemileri emniyet ve çevre
gerekliliklerine uyum bakımından çok iyi
performans göstermektedir.
Örneğin; 2009 yılında; Türkiye, Paris
MOU’nun Gri Liste’sinden Beyaz Liste’ye
geçti. Bu büyük bir gelişmeydi ve ben bun-
dan dolayı Türk deniz taşımacılık endüs-
trisini övüyor ve buna katkı veren herkesi
bu zor uğraşlarından ötürü takdir ettiğimi
ifade etmek istiyorum. Türkiye, 1999
Yılından bu yanan IMO Konseyi’nin üye-
sidir ve bu kesinlikle ülkenizin denizcilik
sektörünü geliştirme konusundaki çıkarı
ve kararlılığına uluslararası denizcilik
camiasının duyduğu güvenin göstergesidir.
Bu aynı zamandaTürkiye’nin her düzeydeki
IMO çalışmalarına katkıda bulunduğunun
kabul edilmesi anlamına gelir. Ben bilhassa
Türkiye’nin Aden Körfezinde korsanlıkla
mücadelede gösterdiği gayreti takdirle
karşılıyorum; ayrıca IMO standartlarının
küresel, birörnek ve etkin uygulanmasını
amacıyla gelişmekte olan ülkelere destek
sağlayan teknik işbirliği faaliyetlerine
sağladığı sürekli desteğe de teşekkür edi-
yorum. Eminim ki, Ulaştırma, Denizcilik
ve Haberleşme Bakanlığı’nın güçlü
liderliğinin desteğini alan Türk denizcilik
endüstrisinin mükemmel performansı
ve artan önemi yüzünden ayrıca bizim
küresel hedeflerimizdeki ülkenizin kalıcı
çıkarlarının da ekisiyle Türkiye’nin IMO
faaliyetlerine yaptığı bu çok yapıcı katkı
daha da güçlenmeye devam edecektir.
SeaNews: ‘Sıfır Kaza Kampanyası’
nasıl gidiyor? IMO bu konuyu nasıl de-
vam ettirmeyi düşünüyor? Bu konunun
IMO çalışmalarına yansıması nasıl
olacak?
Koji Sekimizu:
2012 yılında;
Uluslararası Seyir Yardımcıları Ve Deniz
Feneri İdareleri Birliği’ni (IALA) ve gemi
trafik hizmetleri (VTS) operatörlerine bir
çağrıda bulundum; dünya çapında ‘sıfır
kaza’ kampanyası ile limanlar, boğazlar ve
deniz alanlarında art arda kaza meydana
gelmeden geçen günleri VTS’in sayması
ve kamuoyuna duyurması girişimini
başlatmalarını talep ettim. O zamandan beri,
bu girişim ilgili IMO organlarının takibi
altında oldu ve IALA Konseyi öneriyi daha
ileri ölçüde ele aldı. Ocak 2013 tarihinde,
IALA, Uluslararası Hidrografi Kurumu
(IHO), IMO, Uluslararası Limanlar Birliği
(IAPH), Uluslararası Kılavuz Kaptanlar
Birliği (IMPA) ve IMO Seyir Güvenliği
Alt Komitesi Başkanından oluşan bir
Uzmanlar Paneli oluşturdum. Bu Panelin
amacı, bölgesel bazda en iyi performans
gösteren VTS teşkilatına bir IMO/IALA
ödülü oluşturmaktı. Tabii ki; konsept ‘Sıfır
Kaza’ olduğu için; yüksek trafik yoğunluğu
olan bölgeleri ve karmaşık seyir geçitlerini
kazalar ve kazaya yakın durumlar için
daha yüksek riske sahip olarak düşündük.
Bu nedenle; ödül, kendi VTS sahasında
kazaları azaltma konusunda en başarılı
olana verilecekti. Gerçekten de, emniyet
kültürünün geliştirilebilmesi açısından,
kazaya yakın durumların rapor edilmesinin
teşviki gerekir. Bu amaçla 8 bölgesel alan
oluşturuldu ve ilk ödülün 2014 yılında ver-
ilmesi bekleniyor.
SeaNews: Costa Concordia kazasından
sonra IMO ne gibi bir girişimde
bulunacak? Büyük Yolcu Gemilerinin
Güvenliği IMO Gündeminde sürekliliği
olan bir konu. Bu konuda ayrıca ne gibi
ilave çalışmalar yapılacak?
Koji Sekimizu:
Deniz Emniyeti
Komitesi (MSC, 12-21 Haziran 2013
arasında toplandı) halen Costa Concordia
kaza raporundan çıkan tavsiyeleri
tartışıyor. Raporun tavsiyelerini ayrıntılı
olarak incelemek üzere bir çalışma grubu
oluşturulacak ve grup oturum sonunda
raporunu Komiteye sunacak. Sanıyorum
ki MSC tavsiyeleri dikkate alarak kısa, orta
ve uzun vadeli bir eylem planı üzerinde
fikir birliğine varacaktır; ki bu tavsiyeler
çalışma ve yönetim konularına ilave olarak
arama ve kurtarma, tahliye analizi, acil
durum güç üretimi, elektronik donanım,
gemi dengesi konuları gibi geniş yelpazede
pek çok sorunu ele alıyor. MSC; zaten,
geçtiğimiz yıl, hemen yürürlüğe konula-
bilecek bir dizi isteğe bağlı tavsiye kural-
‘
Emniyet kültürünün
geliştirilebilmesi
açısından, kazaya
yakın durumların
rapor edilmesinin
teşviki gerekir.
’
‘
Türk gemileri
emniyet ve çevre
gerekliliklerine
uyum bakımından
çok iyi performans
göstermektedir.
’